Bizimzaman

Tuz Gölüne İnsanlar Neden Çıplak Ayak Giriyor?

Geçenlerde günübirlik bir gezi yaptık. Bu gezimiz Nevşehir Kapadokya, Ürgüp, Göreme, Avanos, Zelve, Kayseri gezisiydi. Kayseri'dende Ankaraya dönüş yaptık. Ama yolda giderken Aksaray'a yakın bir mesafede tuz gölüne çıplak ayakla insanların girdiğini gördüm. İnsanlar beyaz bir düzlük üzerinde karınca gibi yalın ayakla yürüyordu. Eşimle ikimiz gideceğimiz yer çok olduğu için, tuz gölüne niye giriyorlar merak ettik ama gidip öğrenemedik. Bir tahminde bulunduk. Ben "ayak kokusu veya mantarı olanlar şifa buluyordur" dedim. Daha sonra televizyonda denk geldik gerçektende ayağında mantarı olanlara birebirmiş.
Ayağında mantar olan varsa en kısa zamanda Tuz Gölü'ne gidip çıplak ayakla Tuz Göl'ünde yürüyüş yapsınlar. Yabancı ve yerli turistleri akın ettiği Tuz Göl'ü ayak mantarları için birebirmiş değerlendirin.

Anavarza Ören Yeri Gezip Görmeye Değermi

Ben Anavarza ören yerine hiç gidip görmedim ama bazı duyduklarım var. Duyduklarımı hatırladığım kadarıyla paylaşıyım. Bu arada resim görsellerdendir biz çekmedik. Adana'da bulunan Anavarza ören yeri Romalılar zamanında Anabarsum diye anılırmış. Anavarza ören yeri Dilekkaya isimli köyün hemen yanında bulunuyormuş. Yani Dilekkaya köyü ile Anavarza ören yeri arasında antik şehrinin duvarı bulunuyormuş. Anavarza ören yeri çok uzun yıllar önce büyük bir deprem olmuş ve bu deprenden büyük hasar görmüş bunun üzerine bir büyük deprem daha yaşamış bu depremlerde hasar dahada büyümüş. Depremlerin ardından antik kent veba salgınına yakalanmış.
Anavarza'nın 4 giriş kapısı bulunup iç kısımda hamam, kilise tiyatro, stadyum, kaya mezarları gibi pek çok kalıntılar mevcutmuş. Tarihi zenginliklerimiz o kadar çokki aslında; hemen hemen her bölgede bir antik şehir veya tarihi kalıntılara rastlamak mümkün. Ben Anavarza ören yeri hakkında duyduklarımda içimden oraları gezip görmek geldi. Bilmem siz ne düşünürdünüz.

Manisa Soma İlçesi Özellikleri Neler?

Soma; Türkiye'nin Manisa ilinin ilçesidir. Soma ilçesinin nüfusu 2013 yılı itibarı ile 105,391. Soma iç egede bulunan bir ilçedir.
Soma, Savaştepe fay hattı üzerinde ve Yunt dağlarının eteklerinde kurulmuş bir ilçe olup, Soma isminin ise Bir söylenceye göre “Sumak” adi yerlesim birimde yasayan halk güçlü bir deprem sonrasi bölgeye yerlesmis ve buraya Soma adini vermistir. Türk Dil Kurumu Sözlügünde Soma sözcülügünün açiklamasi : ilk damitilan ve içinde anason bulunmayan raki biçimindedir. Eski Yunanca’da soma kelimesi: Gövde, cisim,madde, beden,cüsse,vücut hücrelerinin tamami,cemaat,cemiyet,takim ve ekip insan vücudu gibi bir çok anlama gelmektedir. Zamanlada Soma ismini aldığı söylenmektedir. Bu konuyu tarihçiler daha iyi bilirler.
Soma ilçesinin en meşhur yiyecekleri; tahin helvası ve cevizli lokum diye bilinmektedir.
Soma'nın kaynakları linyit kömürü olup ayrıca Soma Termik Santralleri vardır. Soma'da Termik santralleri ile elektrik üretilmekte olup Türkiye'nin elektrik gereksiniminin yüzde 10'unu karşılamaktadır. Bunların dışında rüzgâr enerji santrallerininde bulunduğu söylenmektedir.
Soma'ya komşu olan bölgeler ve isimleri;
Kuzey tarafından Balıkesir Savaştepe ve İvrindi
Güney tarafından yine Manisanın ilçesi olan Akhisar
Doğusundan Manisanın ilçesi olan kırkağaç
Batısından Kınık ve Bergama komşu olmaktadır.
Soma'nın posta kodu 45500 olup telefon alan kodu 0236'dır ve plakası Manisa iline bağlı olduğundan dolayı Manisa ilinin plakası olan 45 Soma'dada geçerlidir.
Soma'da daha önce Hititler, Akalar, Lidyalılar, İranlılarMakedonyalılar, Bergama krallığı, Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Karasıoğulları ve Osmanlı'lardan izler görülmesinden dolayı bütün bu uygarlıkların burada hüküm sürdüğü söylenmektedir.
1336 yılında Soma Sancak merkezi ilan edildi.Ankara savaşı sonrasında Beylikler türemeye başladı. Hızır Şah Manisa’ya gelip Saruhan Beyliğini kurdu.1402 yılında Soma’nın da dahil olduğu bölge Timurlenk tarafından işgal edilmişti.
12 Haziran 1919’da Yunanlılar Bergama’yı işgal etti.Bergama ve çevresinde toplanan birliklerimiz Yunan Kuvvetlerinin geri çekilmesini sağladı. Çinge cephesi düşman güçlerini yıprattı ve zaman kaybettirdi. 2 yıl 2 ay 19 gün süren işgal 13 Eylül 1922 Cumartesi günü Somalılar için kurtuluş günü oldu.
Soma'da; Bakırçay ovası. Maden deresi, Sarıkaya deresi ve Türkali Kovuk deresi vadileri. Bakırçay Irmağı bulunmaktadır.
Soma'da 4 seneden beri KARA ELMAS KÜLTÜR VE SANAT FESTİVALİ kutlanmak olup, halkın ilgiside yoğundur.
Soma Türkiye'de kömür işletmeleri ün yapmış adını duyurmuştur. İlçe ekonomisinin temeli Linyit işletmeciliği ve ona bağlı gelişmiş sektörlerdir. Bu bölgede çok kaliteli kömür dışında çinko, kurşun, manyezit, bor tuzu yatakları bulunur.
Soma'da Linyit madenciliği, 1913 yılında kömürün bulunması ile başlamıştır.

Soma'da bulunan Tarihi Yerler ve İsimleri:
Su altı kemeri, Tarihi Darkale Evleri, Tarihi Kırkoluk, Yırca köyü antik mezar, Tarihi değiermen kalıntıları, Yırca Köprüsü, Tarihi Soma Evleri, Tarihi Damgacı Camii, Tarihi bedesten, Tarihi Balcı Hanı, Çarşı Camii Altında Şadırvan, Eski Rum evi, Emir Hıdır Bey Camiisi olarak bilinen Çarşı Camii, Çerkes Hamidiye Apollonia Ören Yeri, Çerkes Hamidiye köyü tarihi köprü ayağı, Cangiz Han, Darkale eski okulu.
Soma'da bulunan İlköğretim okulları ve isimleri:
Canlar İlköğretim Okulu, Zübeyde Hanım İlköğretim Okulu, Sabri Balcı İlköğretim Okulu, Namık Kemal İlköğretim Okulu, Naciye Evren İlköğretim Okulu 1, Naciye Evren İlköğretim Okulu 2, Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulu, Kurtuluş İlköğretim Okulu, Gazi Mustafa Kemal İlköğretim Okulu, Fikri Akay İlköğretim Okulu, Ayşe Temizel İlköğretim Okulu, Atatürk İlköğretim Okulu, Altıntaş İlköğretim Okulu, 100. Yıl İlköğretim Okulu, 13 Eylül Gama İlköğretim Okulu, Nakliyeciler Kooperatifi İlköğretim Okulu, Cumhuriyet İlköğretim Okulu.
Soma'da bulunan Liseler, Yüksekokullar ve İsimler:
Sağlık Meslek Lisesi, Anadolu Öğretmen Lisesi, Rıfat Dağdelen Anadolu Lisesi, Meslek Yüksek Okulu, Linyit Lisesi, Anadolu Kız Meslek ve Kız Meslek Lisesi, Endüstri Meslek Lisesi, Çok Programlı Lise.

Adana, Türkiye Adana, Adana Hakkında Detaylı Bilgi

Adana İlinin Başlıca Özellikleri
Sadece yurt içi değil yurt dışında yaşayan insanların Türkiye'miz hakkında bilgi edinmeleri gezilecek, görülecek her ne varsa adım adım tanıtmak istedik. Yazımızada Adana ile başladık. Adana için Akdeniz'in incisi denir. Bu il bir çok uygarlıkları barındırmasından dolayı Adana'nın, önemli ölçüde tarihi eserleri vardır. Özelliklede dönemin uygarlığına ait eserlerin bulunduğu müzeler dikkat çekmektedir. Tabiki sadece müzelerle sınırlı kalmayan il, aynı zamanda ören yerleri ilede ilgi odağı olmuştur.

Adana'nın Eski Tarihi:
Adana'nın tarihi ilkçağlara dayanıyor. Adana Hititler döneminde yol üzerinde konak yeri olarak kullanılmış. Adana ili birçok uygarlıklara ev sahipliği yapmış. Adana'nın Hititler zamanında Kizzuvatna krallığının egemenliği altında olduğu, günümüzde bulunan kitabelerden anlaşılmakta.
Adana'da egemenlik sağlayanlar; Hititler, Kue krallığı, Asurlular, Persler, Büyük İskender, Selefkiler, Romalılar, Bizanslılar, Emeviler, Abbasiler.
Abbasi halifesi Harun Reşit, Adana'da bugünkü adıyla bilinen Adana Kalesini yaptırmıştır. Adana Kalesinin eski adı ise İlkçağ Kalesi'dir.
Adana Çukurova, Yazman isimli bir Türk komutan tarafından yarı bağımsız olarak ilan edildi.
Adana Çukurova Mısırdaki Tolunoğullarının eline geçti. Bizanslılar Çukurova'yı 10. yüzyılın başlarında yeniden topraklarına kattı. 1071 Malazgirt zaferinden sonra Adana Çukurova Selçukluların eline geçti ve 1097 yılında Haçlı seferleriyle Selçuklular Adana Çukurova'yı kaybetti ve Adana Çukurova Memlukların egemenliğine girdi. 1352 yılında Adana Çukurova Memluklara bağlı Türkmen Beyi olan Yüreğiroğlu Ramazan Bey egemenliğine girdi. Ramazanoğulları beyliği adını aldı ve merkezide Adana oldu. Ramazanoğulları egemenliğinde iken kente hanlar, camiler, kamu binaları ile geliştirildi.
Adana 1517 yılında Mısır seferinde Yavuz Sultan Selim tarafından Osmanlı topraklarına katıldı. Osmanlı topraklarına bağlı olan Adana'yı 1608 yılına kadar yine Ramazanoğlulları yönetti. Daha sonra 19.yy sonlarına doğru Mısır ordusunun ayklanması üzerine, Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa işgal etmiş ve Mısır ordusunun karargâhı olarak kullanmışlardır.
Adana 1840 yılında Londra antlaşması Osmanlılara geri verildi ve 1867 yılındada vilayet oldu.
Adana, 1. Dünya savaşı sonrası Fransızlarla Ermeniler işgal etti ve 20 Ekim 1921 yılında Ankara Antlaşmasıyla Fransızlar 5 ocak 1922 Adana'dan çekildi.
5 Ocak 1922 Adana'nın Kurtuluş Günü olarak kutlanıyor.

Adana İlinin Coğrafi Özellikleri:
Adana Çukurova deltasındadır. Yeryüzü şekilleri açısından Adana iki farklı bölümden oluşmaktadır.
Kuzeyinde Toros Dağları, tepeler, yaylalar
Güneyinde oavalar 
Batısında Karanfildağı, Güzeller tepesi ve Demirkazık tepesi yer alır.
Adana 1950 yılından sonra gelişme gösterdiği endüstriyel alanlar; çırçır, pamuk ipliği, pamuklu dokuma, un, bitkisel yağ, sabun, kereste, çimento.

Adana'da Gezilmesi Gereken Müzeler:
Adana Arkeoloji Müzesi, Etnoğrafya Müzesi, Atatürk Müzesi, Misis Mozaik Müzesi

Adana'da Gezilmesi Görülmesi Gereken Ören Yerleri:
Anavarza Dilekkaya Köyü Ören Yeri, Şar Şar Köy Ören Yeri, Misis Yakapınar Ören Yeri, Magarsos Ören Yeri, Ayas Aigaiai Yumurtalık Ören Yeri, Akören Ören Yeri, Ceyhan Sirkeli Muvattali Kabartması ve Ören Yeri.

Adana'da Meşhur Olanlar:
Arkeoloji müzesi, Sabancı camisi, Taşköprü panoramik, Adana istasyonu, Adana eski belediye konağı, Varda köprüsü, Kültür ve sanat köşkü tarihi kız lisesi, Anavarza, Ramazanoğlu konağı, büyük saat, Ulu cami, Bebekli kilise, Şalgam suyu, Analı kızlı, Kabak çintme, Karakuş tatlısı, Bici Bici, Karsambaç, Yüksük çorbası, Kısır, Mahluta çorbası, sıkma, Adana Kebabı.

Adana'da Bulunan Okullar:
Çukurova Üniversitesi, Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, Kanuni Üniversitesi.

Adana'da Düzenlenen Festivaller:
Uluslararası Engelli Gençlik Festivali, Uluslararası Hava Oyunları Festivali; 18-19-20 Mayıs tarihlerinde düzenleniyor. Sabancı Uluslararası Tiyatro Festivali; her yıl düzenlenip 1 ay sürüyor ve festivalde sergilenen oyunlar İstanbul Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezindede sergilenmekte.

Adana'da Yeraltı Kaynakları:
Krom, Demir, Manganez, Kurşun, Çinko, Kömür, Kuvars, Kuvarsit, Kil, Barit, Kireçtaşı, Kum agregası, pomza.

Adana'nın İlçeleri:
Seyhan, Yüreğir, Çukurova, Sarıçam, Karaisalı
kaynak: vikipedia, adana-bld.gov.tr, adanakultur.gov.tr

Adana'da Gezilecek Yerler Nereler?

Adana'da Görülmesi Gereken Müzeler:
Adana Arkeoloji Müzesi; 1924 yılında kurulmuş Türkiye'nin en eski ilk 10 müzesinden biridir. Adana Arkeoloji Müzesinde; Çukurova'nın oldukça zengin traihine ışık tutan eserler yer almaktadır. Bu eserler Gözlükule, Yumuktepe, Sirkeli ve Misis kazıları ile çıkarılmıştır. Adana Arkeoloji Müzesi'nin Giriş kat dahil olmak üzere, Kronolojik eserler, Bölgesel eserler, Sikke mühür ve mücevher eserler salonları bulunmaktadır. Bu müze Pazartesi günü hariç diğer günler 08:30 ile 17:00 arasında açıktır.
Adana Arkeoloji Müzesi Giriş katında bulunan ve çok ilgi gören eserler; Troya savaşlarını betimleyen mermer lahit ( Akhilleus lahti), Medusalı lahit, İnsan boyutunda bronz Karataş heykelidir.
Adana Arkeoloji Müzesi Kronolojik Eserler salonunda bulunan en çok ilgi gören eserler; Çukurova'da yaşamış uygarlıklara ait eserler, Adak eşyaları, Kap, kandil, tanrı, tanrıça, insan ve hayvan figürleri, Lir çalan Orpheus mozaği'dir.
Adana Arkeoloji Müzesi Bölgesel Eserler Salonunda sergilenen ve bu salonda en çok ilgi gören eserler; Zengin formlu cam örnekler, Selçuklu çinileri ve yörede yaşamış olan uygarlıklara ait mühürlerdir.
Adana Arkeoloji Müzesi Sikke Mühür ve Mücevher Eserler salonunda bulunan ve bu salonda en çok ilgi gören eserler ise; Parayı ilk bulan Lidyalılar dönemi ve sonraki dönemlerde kullanılmış sikkeler, takılar ve Adana'da bulunmuş olan definelerdir.

Adana Etnoğrafya Müzesi; 1845 yılında kurulmuş ve daha sonra terkedilmiş bir kilisenin yeniden düzenlerek 1983 yılında müze haline getirilmiştir. Adana'da bu müze Eski müze ismiyle bilinmektedir.
Adana Etnoğrafya müzesi (Eski Müze)'de Toroslarda ve Çukurova yöreklerine ait fazlasıyla zengin eşyalar sergileniyor. Adana Etnoğrafya müzesi (Eski Müze)'sinde sergilenen ilgi gören başlıca eserler şunlardır; Kitabeler, mezar taşları, Adana valisi Süleyman Paşazade Ahmet Paşanın mezar taşı, Karaisalı kaymakamı Hasan Fevzi Beyin mezar taşı, Adana askeri alaybeyi Miratizade İbrahim beyin mezar taşı, Adana defterdarı Sofyalı Mustafa beyin mezar taşı, Orman başmüfettişi Akif efendinin mezar taşı ve 17. yy. kalma Osmanlı erkekleri ve kadınlarına ait mezar taşları, Misis hanı, Adana vilayet konağı, Bahripaşa çeşmesi, Taşköprü ve Misis köprüsü kitabeleri, Osmanlı arması, Ham derid çarık, zemzem takımı, bakır kahve iriği, ahşap kahve değirmenleri, mangal, hedik, ellik, körük, kirkit, keseler, gelin takunyası, güneş ölçme aleti, Ney, kaval, aşiret zurnaları, altın küpe, kolye, bilezikler, gümüş kemelrler, kemer tokaları, hamaylı, tesbihler, halhal, yüzük, tepelik, ağızlık, sürmedan, köstekli saat, kılıç, kalkan, müzik aletleri, cepken, sırma işlemeli bayan kıyafetleri, bindallı, el dokuma tezgahları, ıstaç, mekik, yay, ılkıdır, kirmen, çıkrık, kilim örnekleri, yörük çadırı, çeyiz çuvalları, keçeler, duvar yastıkları, fener, Kur'an-ı Kerim, kama, hançer, çakmaklar, para keseleri, aşiret kadın giysileri ve daha pek çok sayamayacağımız kadar zegin eserler sergilenmektedir. Adana Etnoğrafya müzesi (Eski Müze) Pazartesi hariç, diğer günler 08:30 ile 17 arasında açıktır.

Adana Atatürk Müzesi; 19.yy'da Ramazanoğulları Suphi Paşa'ya ait 2 katlı geleneksel Adana evlerinden biridir. Özel yapısından dolayı korunması gereken taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilmiştir.
15 Mart 1923 yılında Musta Kemal Atatürk ve eşi Latife hanım Bugünkü adıyla Atatürk Müzesi, Ramazanoğulları Suphi Paşa'nın bu evinde misafir olmuşlardır. Atatürk Müzesi halkında yardımlarıyla retore edilip 1981 yılında ziyarete açılmıştır. Atatürk'ün ve eşi Latife Hanım'ın bu evde misafir oldukları gün 15 Mart günü, Atatürk'ün Adana'ya gelişi olarak halen günümüzde her yıl resmi törenle müzede kutlanmaktadır.
Adana Atatürk Müzesi alt katı; çalışma odası ve kütüphane bölümlerinden oluşuyor.
Çalışma odasında; Kurtuluş savaşı ve sonrası yıllarda çıkarılmış olan gazeteler.
Kütüphane bölümünde; Osmanlıca ve Latin harfleri ile yazılmış kitaplar.
Adana Atatürk Müzesi üst katı; Sofa, yatak odası, çalışma odası, basın odası, mücahitler odası, oturma odası, hatay odası, silah odası, yaver odası, kuva-yi milliye odası bölümleri yer almaktadır.
Sofa odasında en ilgi çeken Atatürk'ün mumdan yapılmış heykeli.
Adana Atatürk Müzesinin üst katında bulunan odalardaki dikkat çeken eserlerin başlıcaları; pirinç karyola, yatak, masa örtüsü, maraş işi koltuk, maraş işi elbise dolabı, Maraş işi masa, Maraş işi sandalye, telefon, gazete ciltleri ve gazetede çalışanların çerçevelenmiş resimleri, mücahit portreleri, madalya, nargile, mangal, kilim, halı, Hataydan gelen heyet ve Atatürk ile görüşmeleri Atatürk'ün "40 asırlık Türk yurdu düşman elinde kalamaz" cümlesini anlatan mankenler kullanılarak bu olay sergilenmiştir. Bunların dışında Adana Atatürk Müzesinin üst katında; tüfekler, tabancalar, apoletler, madeni paralar, ibrik, leğen ve daha pek çok eserlerin sergilendiği Adana Atatürk Müzesini öğrenci ve askerler ücretsiz gezebiliyor. Adana Atatürk Müzesini vatandaşlar ücretli olarak pazartesi günü hariç diğer günler saat 08:30 ile 17:00 arasında gezebiliyor.

Adana Misis Mozaik Müzesi; Bizans dönemine ait bir kilisenin zemini üzerindeki mozaiklerde Hz. Nuh'un tufan sırasında gemisine aldığı hayvanları betimlemiştir. Adana Misis Mozaik Müzesi 1956 yılında Misis Höyüğü'nden çıkarılan mozaiklerin korunması amacı ile kurulmuştur. Bu nedenle Hz. Nuh'un tufan sırasındaki gemiye aldığı hayvan mozaikleri ile Misis Höyüğü kazılarından çıkarılan eserler burada bulunmaktadır. Adana Misis Mozaik Müzesi pazartesi günleri hariç diğer günler saat 08:30 ile 17:00 saatleri arasında vatandaşların ziyaretine açıktır.
kaynak: vikipedia, adana-bld.gov.tr, adanakultur.gov.tr

Doğanın Oynanmamış Doğal Resimleri Videosu

Tamamen Photoshop yapılmamış orjinal haliyle çekilmiş doğadan çeşitli manzaralar. Uçaktan çekilen fotoğraf manzara, doğal tabiattan doğal ağaçlardan manzara, Şimşek çaktığı anın fotoğrafı, bulut-güneş gökyüzü manzarası, Çiçekler ve otların doğal manzarası gibi...
Ara ara doğadan manzara resimleri çekip sayfamda yayınlayacağım. Doğayı tabiatı sevenler için... Fotoğraf çekmede acemiyim ama tamamen doğal, el değmemiş, resimler üzerinde oynanmamış fotoğrafları video yapıp yayınlayacağım. Eğer bir kusurumuz olursa affola...