12/26/2015

Başı T Başlayan Anlamı Güzel Yeni Doğmuş Erkek Bebeğe Arapça İsimler

  Hiç yorum yok
Başı T Başlayan Anlamı Güzel Yeni Doğmuş Erkek Bebeğe Arapça İsimler
Yeni Doğan Erkek Bebeğe T Hafiyle Başlayan Arapça İsimler ve Anlamı

T Harfiyle Başlayan Erkek Bebekler İçin Arapça Hangi İsimler Var Manası Nedir?
TABERİ: Büyük İslâm tarihçilerinden biri.
TAHSİR: Hasret bırakma, bırakılma. Hasret etme, edilme.
TAHSİN: Güzel bulma, beğenme. Aferin deme alkışlama.
TAHRİM: Haram kılma, kılınma, Kuran-ı Kerimin 66. sûresi.
TAFRA: Yukarıya sıçrama, atlama, Yukarıdan atıp tutma, gururlu davranış, İlmiyyede rütbe, derece alma.
TACİ: Taçla ilgili.
TACEDDİN: Dinin tacı.
TAFTİN: Akıl erdirme, anlama, tefhim.
TAHA: Kuran-ı Kerim'de sure. Hz. Ömere müslüman olmadan önce okunan ilk sure. Hz. Ömer bu sureden etkilenmiş ve müslüman olmuştur.
TAHİR: Temiz, pak, Türk musikisinde basit bir makam, Her türlü günah ve ayıptan arı olduğundan Rasulullah (s.a.s)a bu isim verilmiştir.
TAHUR: Pek temiz, temizleyici.
TAHZİR: Yeşil renk verme.
TACİM: Noktalama, noktalatma.
TAİL: Fayda, yarar.
TAİF: Tavaf eden. Dönen, dolaşan.
TAİB: Tevbe eden. Günahlarından dolayı pişmanlık duyup Allahtan af dileyen, müslüman.
TAİR: Uçan, uçucu.
TAKİ: Günahtan haramdan kaçınan, dinine bağlı.
TAKAT: Güç, kuvvet.
TAKDİR: Beğenme, değer verme, Allahın isteği, Allahın yazdığı. İnsan için tesbit edilen hayat çizgisi.
TAKİYYUDDİN: Dinde muttaki, Allahtan hakkıyla korkan kişi.
TAKRİN: Beraber bulundurma, yaklaştırma.
TALİK: Güleryüzlü, Düzgün söz söyleyen.
TALİH: Şans, talih, kader.
TALİB: Talep eden arayan, isteyen, istekli, Alıcı müşteri, Medrese talebesi, talebe.
TAKVA: Allah korkusuyla dinin yasak ettiği şeylerden çekinme.
TALAT: Yüz, çehre. Yüz güzelliği.
TALHA: Zamk ağacı, Talha b. Ubeydullah. İslam dinini kabul eden ilk 10 kişiden biri, cennetle müjdelenmiştir.
TAVİL: Uzun. Çok süren, Aruzda bir ölçek.
TARAB: Sevinç, şenlik.
TARHUN: Hekimlikte kullanılan ıtırlı bir bitki.
TÂRIK: Sabah yıldızı, zühre, venüs, yol. Tarık b. Ziyad (Öl. Şam 720): Berberi asıllı İslam komutanı. Cebeli Tarıkı geçip İspanyayı fethetti. İslam egemenliğini sağlayıp Endülüs İslam Devletinin kurulmasını sağladı.
TAYBE: Medine-i Münevvere.
TAYF: Görüntü, Bileşik bir ışık demetinin bir pirizmadan geçtikten sonra ayrıldığı basit renklerden oluşmuş görüntü.
TAYFUR: Küçük bir kuş türü, Tayfuriye tarikatını kuran Beyazıd Bestami Ebu Zeyd Tayfurun adı.
TAYGAR: Uçan uçucu. Gaza dönüşen.
TAYI: Bir işi kendi isteğiyle yapan.
TAYYİB: İyi, hoş, güzel ala, Helal, çok temiz.
TAZİM: Ululama, büyük sayma. Saygı gösterme, ikram etme.
TEALİ: Yükselme, ululanma.
TECELLİ: Görünme, belirme, Kader, talih, Allahın lütfuna erişme.
TECMİL: Süs, tezyin.
TEFHİM: Anlatma, bildirme.
TENŞİT: Şenlendirme, keyiflendirme.
TEMİM: Nazar boncuğu, nazarlık, Beşinci Fatımî halifesi el-Azizin kardeşinin adı.
TEMCİT: Ululama, ağırlama, Sabah ezanından sonra okunan, Allahın ululuğunu anlatan dua.
TEKRİM: Ululama, saygı gösterme.
TEKMİL: Kemale erdirme. Bitirme, bitirilme, tamamlanma, tamamlama. Tam, eksiksizce, bütün, hep.
TEMDİH: Çok övme.
TENVİR: Aydınlatma, ışıklandırma.
TENZİL: İndirme, aşağı düşürme. Azar azar  indirme.
TİHAME: Mekke-i Mükerreme.
TEYMULLAH: Allaha hizmet eden, itaat eden.
TEYMİN: Uğurlu olsun demek.
TEVİL: Durum, biçim. Süs.
TEVHİD: Birkaç şeyi bir araya getirme, Allahın birliğine inanma.
TEVEKKÜL: Her şeyi Allaha bırakarak, yargıya boyun eğme.
TEŞCİ: Yüreklendirme.
TESRİR: Sevindirme, sevindirilme.
TESMİ: İşittirme, işittirilme, duyurma.
TERAKKİ: İlerleme, yükselme, gelişme.
TESMİN: Sekizleme, sekize çıkarma, Paha biçme, biçtirme.
TEŞERRÜF: Şereflenme, şeref bulma.
TEŞERRU: Şeriata göre davranma.
TEVFİK: Uydurma, uygun düşürme, Başarıya ulaştırma, Allahın yardımına kavuşma.
TEVHİDDİN: Dinin birliği, birleştiriciliği.
TIRAZ: İpek ve sırma ile işleme. Elbiselere nakışla yapılan süs, Üslup, tutulan yol, Döviz.
TİLAL: Tepeler.
TUHFE: Armağan, hediye. Hoşa giden, güzel şey.
TUFAN: Hz. Nuh zamanında Allahın kötülüğe sapmış insanları cezalandırmak için gönderdiği bütün dünyayı su ile kaplayan yağmur, Şiddetli yağmur ve sel.
TUFEYL: Asalak, parazit, Sığıntı. İsim olarak kullanılmaz.
TUTUHFE: Armağan, hediye. Hoşa giden, güzel şey.
TULÜ: Doğma, doğuş.
TÜRABI: Toprakla ilgili. Topraktan.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder