2/23/2017

Kıyamet Günü Azaba Uğrayacak 8 Grup Kimler

  Hiç yorum yok
Kıyamet Günü Azaba Uğrayacak 8 Grup Kimler
Kıyamet gününde azaba uğrayacak olan 8 grup hangileri olduğunu ve kıyamet gününde azaba uğrayacak olanların içinde kimlerin olduğunu din alimleri şöyle sıralamaktadırlar.

1- Sekarrun olanlar.
Bunlar yalancı olanlardır. Dilleriyle halkı söven ve birbirlerini lanetlemeye sebep olan kimselerdir.

2- Hayyalun olanlar.
Bunlar kibir sahipleridir. Kendilerini başkalarından üstün görürler.

3- Din kardeşlerine karşı yüreklerinde kin besleyenler.
Bunlar kin besledikleri din kardeşlerini gördüklerinde, kendilerini onlara karşı iyi düşünüyor gösterirler.

4- Allah'a ve Resulüne çağrıldıklarında son derece geride kalıp ağır davrananlar.
Bunlar şeytana ve şeytanın emrine çağrıldıklarında (yani fitne,kötülük,günah,şer,karışıklık gibi) hemen koşan kimselerdir.

5- Karşılaştıkları dünyevi bir menfaati beya malı kendilerine ait olmasa bile, yalan yeminle kendilerine aitmiş gibi gösterenler.

6- İnsanlar arasında dedikodu yayanlar.
Bunlar olmayanı var gösterenlerdir.

7- Seven kişileri birbirinden ayıranlar.

8- Din kardeşlerini tuzağa çekip ayaklarını kaydıranlar. Böylece zalim unvanı kazananlar.
Bunlar Allah katında ahlakları kabul edilmeyenlerdir.

Namazın Faydaları Nelerdir? 5 Vakit Namaz Kılmanın Faydaları Nedir?

  Hiç yorum yok
Namazın Faydaları Nelerdir? 5 Vakit Namaz Kılmanın Faydaları Nedir?
Mü'minin Mirac'ı Namaz'ın Faydaları
1- Allah'a yakınlığın en güzel vesilesidir.
2- Günahlardan alıkoyar
3- Günahların bağışlanmasına vesile olur
4- Vücuttan hastalıkların uzaklaşmasına vesile olur.
5- Manevi derecelerin artmasına vesile olur.
6- Namazda olan kişiye rahmet yağmasına vesile olur.
7- Namaz kılan ateşe girse bile, secdeye değen yerlerinin yanmayacağı ümit edilir.
8- Kıyamette secdeye müsaade edilir.
9- İnsan vücudundaki uyuşukluğun kalkmasına vesile olur.
10- Kalbin ve ruhun gıdasıdır.
11- Ahiret günü bir nurdur.
12- Mezarda kişiye arkadaştır.
13- Ahirette namaz kılanın alnı ve ellerinden nur saçılır.
14- Kalbin hastalıklara karşı şifasıdır.
15- Allah'ın zikrini kalbe yerleştirir.
16- Şeytanı uzaklaştırır.
17- Allah'ın emridir.
18- Diğer ibadetlerin kabulüne vesile olur.

2/22/2017

El-Bâsıt İsminin Ebced Sayısıyla Aynı Olan Kur'an Suresi ve Ayetleri

  Hiç yorum yok
El-Bâsıt İsminin Ebced Sayısıyla Aynı Olan Kur'an Suresi ve Ayetleri
El-Bâsıt Ebced sayı değeri 72
Kur'an-ı Kerim'in 72. Suresi Cin Suresi

Allah'ın isimlerinin ebced değeri sayısıyla aynı sayıdaki Kur'an ayetlerinde neler yazdığını paylaşıyoruz.
yukarıdada gördüğünüz gibi Allah'ın El-Bâsıt isminin ebced değeri 72
Kur'an-ı Kerim'deki 72. sure ise Cin Suresi.
Tabi birde bütün surelerdeki 72. Ayetlerin anlamlarını yazdık.

Kur'an-ı Kerimde 72. Ayetler
Bakara Suresi: 72. Ayet
Hani, bir kimseyi öldürmüştünüz de suçu birbirinizin üstüne atmıştınız. Halbuki Allah gizlemekte olduğunuzu ortaya çıkaracaktı.

Al-i İmran Suresi: 72. Ayet
Kitap ehlinden bir grup, "Mü'minlere indirilene günün başlangıcında inanın, sonunda da inkar edin, belki onlar (size bakarak) dönerler" dedi.

Nisa  Suresi: 72. Ayet
Şüphesiz, aranızda öyle kimseler var ki, (onların her biri savaşa gitme konusunda) hakikaten pek ağır davranır. Eğer başınıza bir musibet gelirse, "Allah bana lütfetti de onlarla beraber bulunmadım" der.

Maide Suresi: 72. Ayet
Andolsun, "Allah, Meryem oğlu Mesih'tir" diyenler kesinlikle kafir oldu. Oysa Mesih şöyle demişti: "Ey İsrailoğulları! Yalnız, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin. Kim Allah'a ortak koşarsa artık Allah ona cenneti muhakkak haram kılmıştır. Onun barınağı da ateştir. Zalimler için hiçbir yardımcı yoktur."

Enam Suresi: 72. Ayet
Bir de, bize, "Namazı dosdoğru kılın ve Allah'a karşı gelmekten sakının" diye emrolundu. O, huzurunda toplanacağınız Allah'tır.

Araf Suresi: 72. Ayet
Bunun üzerine biz onu ve beraberindekileri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Âyetlerimizi yalanlayan ve iman etmemiş olanların ise kökünü kestik.

Enfal Suresi: 72. Ayet
İman edip hicret eden ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenler ve (muhacirleri) barındırıp (onlara) yardım edenler var ya, işte onlar birbirlerinin velileridir. İman edip hicret etmeyenlere gelince, hicret edinceye kadar, onların velayetleri size ait değildir. Eğer din konusunda sizden yardım isterlerse, sizinle aralarında sözleşme bulunan bir kavme karşı olmadıkça, yardım etmek üzerinize borçtur. Allah yaptıklarınızı hakkıyla görendir.

Tevbe Suresi: 72. Ayet
Allah mü'min erkeklere ve mü'min kadınlara, ebedi olarak kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetler ve Adn cennetlerinde çok güzel köşkler vadetti. Allah'ın rızası ise, bunların hepsinden daha büyüktür. İşte bu büyük başarıdır.

Yunus Suresi: 72. Ayet
Eğer yüz çeviriyorsanız, sizden zaten hiçbir ücret istemedim. Benim ücretim, ancak Allah'a aittir. Bana müslümanlardan olmam emredildi."

Hud Suresi: 72. Ayet
Karısı, "Vay başıma gelenler! Ben bir kocakarı ve bu kocam da bir ihtiyar iken çocuk mu doğuracağım? Gerçekten bu çok şaşılacak bir şey!" dedi.

Yusuf Suresi: 72. Ayet
Onlar, "Hükümdar'ın su kabını yitirdik. Onu getirene bir deve yükü ödül var. Ben buna kefilim" dediler.

Hicr Suresi: 72. Ayet
(Melekler Lût'a:) "Ömrüne andolsun ki onlar (şehvetten) gözleri dönmüş halde sarhoşlukları içinde bocalayıp duruyorlar (Bu durumda asla seni dinlemezler)" dediler.

Nahl Suresi: 72. Ayet
Allah size kendi cinsinizden eşler var etti. Eşlerinizden de oğullar ve torunlar verdi ve sizi temiz şeylerden rızıklandırdı. Öyleyken onlar batıla inanıyorlar da Allah'ın nimetini inkâr mı ediyorlar?

İsra Suresi: 72. Ayet
Kim bu dünyada körlük ettiyse ahirette de kördür, yolunu daha da şaşırmıştır.

Kehf Suresi: 72. Ayet
Adam, "Sen benimle beraberliğe asla sabredemezsin, demedim mi?" dedi.

Meryem Suresi: 72. Ayet
Sonra Allah'a karşı gelmekten sakınanları kurtarırız da zalimleri orada diz üstü çökmüş halde bırakırız.

Ta Ha Suresi: 72. Ayet
Sihirbazlar şöyle dediler: "Bize gelen apaçık delillere ve bizi yaratana seni asla tercih etmeyeceğiz. Artık sen vereceğin hükmü ver. Sen ancak bu dünya hayatında hüküm verirsin."

Enbiya Suresi: 72. Ayet
Ona İshak'ı ve ayrıca da Yakub'u bağışladık ve her birini salih kimseler yaptık.

Hac Suresi: 72. Ayet
Kendilerine âyetlerimiz açık açık okunduğu zaman o kafirlerin yüz ifadelerinden inkarlarını anlarsın. Neredeyse, kendilerine âyetlerimizi okuyanlara hışımla saldıracaklar. De ki: "Şimdi size bu durumdan daha beterini haber vereyim mi: Ateş... Allah onu kafirlere vaad etti. Ne kötü varış yeridir orası!"

Müminun Suresi: 72. Ayet
Ey Muhammed! Yoksa sen onlardan bir vergi mi istiyorsun (da inanmıyorlar)? Rabbinin vergisi daha hayırlıdır. O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.

Furkan Suresi: 72. Ayet
Onlar, yalana şahitlik etmeyen, faydasız boş bir şeyle karşılaştıkları zaman, vakar ve hoşgörü ile geçip gidenlerdir.

Şuara Suresi: 72. Ayet
İbrahim dedi ki: "Onlara yalvardığınızda sizi işitiyorlar mı?"

Neml Suresi: 72. Ayet
De ki: "Belki de acele gelmesini istediğiniz şeyin bir kısmı size çok yaklaşmıştır."

Kasas Suresi: 72. Ayet
De ki: "Ne dersiniz? Allah, üzerinize gündüzü kıyamete kadar sürekli kılsaydı, Allah'tan başka hangi ilah size içinde dinleneceğiniz bir gece getirebilir? Hâlâ görmeyecek misiniz?"

Ahzab Suresi: 72. Ayet
Şüphesiz biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar onu yüklenmek istemediler, ondan çekindiler. Onu insan yüklendi. Çünkü o çok zalimdir, çok cahildir.

Yasin Suresi: 72. Ayet
Biz o hayvanları kendilerine boyun eğdirdik. Onlardan bir kısmı binekleridir, bir kısmını da yerler.

Saffat Suresi: 72. Ayet
Andolsun, biz onlara da uyarıcılar göndermiştik.

Sad Suresi: 72. Ayet
"Onu şekillendirip içine ruhumdan üflediğim zaman onun için saygı ile eğilin."

Zümer Suresi: 72. Ayet
Onlara şöyle denir: "İçinde ebedi kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Büyüklük taslayanların kalacağı yer ne kötüdür!"

Mümin Suresi: 71. ve 72. Ayet
O zaman onlar, boyunlarında demir halkalar ve zincirler olduğu halde kaynar suda sürüklenecekler, sonra da ateşte yakılacaklardır.

Zuhruf Suresi: 72. Ayet
İşte, bu yapmakta olduklarınıza karşılık size mîras verilen cennettir.

Rahman Suresi: 72. Ayet
Onlar, çadırlara kapanmış hurilerdir.

Vakıa Suresi: 72. Ayet
Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa yaratan biz miyiz?

Bazı 72. Ayetler kaynaklarda birlikte verildiklerinden dolayı, bizde aynı şekilde yayınladık.
Ayetlerin Türkçe anlamlarının kaynağı kuran.gen.tr ile kuran.diyanet.gov.tr adresleridir. El-Bâsıt Esmasının ebced sayı değeri kaynağımız arifarslan sitesidir.

2/12/2017

Peygamber Efendimizin Sıkıntıya Karşı Okumamızı Tavsiye Ettiği 10 Sure

  Hiç yorum yok
Peygamber Efendimizin Sıkıntıya Karşı Okumamızı Tavsiye Ettiği 10 Sure
Dünya halinde sıkıntıların olmadığı bir hayat hiç kimse için yoktur. Mutlak sıkıntılar yaşanır. Ama her derdin devasıda mutlakki vardır. Herşeyde olduğu gibi sıkıntılı hallerimizdede yine Allah'a sığınır ve yine O'ndan yardım dileriz.
Peygamber Efendimiz sıkıntıya karşı 10 Sure tavsiye etmiş.
Peygamber Efendimiz buyurdu ki, on şey on şeyi engeller:
* Fatiha Suresi: Allah'ın gazabından korunmaya vesile olur.

* Yasin Suresi: Kıyamet günü susuzluğun giderilmesine vesile olur.

* Duhan Suresi: Kıyametin korku ve dehşetinden korunmaya vesile olur.

* Vakıa Suresi: Fakirlik ve miskinlikten korunmaya vesile olur.

* Mülk Suresi: Kabir azabından korunmaya vesile olur.

*Kevser Suresi: İnsanları kininden korunmaya vesile olur.

* Kafirun Suresi: Ölüm anında küfürden korunmaya vesile olur.

* İhlas Suresi: İkiyüzlülük ve samimiyetsizlikten korunmaya vesile olur.

* Felak Suresi: Hasetçilerin hasetinden korunmaya vesile olur.

* Nas Suresi: Vesveseden korunmaya vesile olur.
Kaynak: Nihat Hatipoğlu Kur'an ve Sünnet

2/04/2017

El-Vahid İsminin Ebced Sayısıyla Aynı Olan Kur'an Suresi ve Ayetleri

  Hiç yorum yok
El-Vahid İsminin Ebced Sayısıyla Aynı Olan Kur'an Suresi ve Ayetleri
El-Vahid Ebced sayı değeri 19
Kur'an-ı Kerim'in 19. Suresi Meryem Suresi

Allah'ın isimlerinin ebced değeri sayısıyla aynı sayıdaki Kur'an ayetlerinde neler yazdığını paylaşıyoruz.
yukarıdada gördüğünüz gibi Allah'ın El-Vahid isminin ebced değeri 19
Kur'an-ı Kerim'deki 19. sure ise Meryem Suresi.
Tabi birde bütün surelerdeki 19. Ayetlerin anlamlarını yazdık.

Kur'an-ı Kerimde 19. Ayetler
Bakara Suresi 19. Ayet
Yahut onların durumu, gökten yoğun karanlıklar içinde gök gürültüsü ve şimşekle sağanak halinde boşanan yağmura tutulmuş kimselerin durumu gibidir. Ölüm korkusuyla, yıldırım seslerinden parmaklarını kulaklarına tıkarlar. Oysa Allah, kâfirleri çepeçevre kuşatmıştır.

Al-i İmran Suresi 19. Ayet
Şüphesiz Allah katında din İslam'dır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra sırf, aralarındaki ihtiras ve aşırılık yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah'ın âyetlerini inkar ederse, bilsin ki Allah hesabı çok çabuk görendir.

Nisa  Suresi 19. Ayet
Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmanız size helal değildir. Açık bir hayasızlık yapmış olmaları dışında, kendilerine verdiklerinizin bir kısmını onlardan geri almak için onları sıkıştırmayın. Onlarla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmadıysanız, olabilir ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız da Allah onda pek çok hayır yaratmış olur.

Maide Suresi 19. Ayet
Ey kitap ehli! Peygamberlerin arası kesildiği bir sırada "Bize ne müjdeleyici bir peygamber geldi, ne de bir uyarıcı" demeyesiniz diye, işte size (hakikatı) açıklayan elçimiz (Muhammed) geldi. (Evet,) size bir müjdeleyici ve uyarıcı gelmiştir. Allah her şeye hakkıyla gücü yetendir.

Enam Suresi 19. Ayet
De ki: "Şahitlik bakımından hangi şey daha büyüktür?" De ki: "Allah benimle sizin aranızda şahittir. İşte bu Kur'an bana, onunla sizi ve eriştiği herkesi uyarayım diye vahyolundu. Gerçekten siz mi Allah ile beraber başka ilahlar olduğuna şahitlik ediyorsunuz?" De ki: "Ben şahitlik etmem. O, ancak tek bir ilahtır ve şüphesiz ben sizin Allah'a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım."

Araf Suresi 19. Ayet
"Ey Âdem! Sen ve eşin cennette kalın. Dilediğiniz yerden yiyin. Fakat şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz."

Enfal Suresi 19. Ayet
(Ey inkarcılar!) Eğer fetih istiyorsanız işte size fetih geldi. Eğer (peygambere karşı gelmekten) vazgeçerseniz bu sizin için daha hayırlı olur. Eğer dönerseniz biz de döneriz. Çok olsa bile topluluğunuz size hiç fayda vermez. Çünkü Allah mü'minlerle beraberdir.

Tevbe Suresi 19. Ayet
Siz hacılara su dağıtmayı ve Mescid-i Haram'ın bakım ve onarımını, Allah'a ve âhiret gününe iman edip Allah yolunda cihad eden kimse(lerin amelleri) gibi mi tuttunuz? Bunlar Allah katında eşit olmazlar. Allah zâlim topluluğu doğru yola erdirmez.

Yunus Suresi 19. Ayet
İnsanlar (başlangıçta tevhit inancına bağlı) tek bir ümmet idiler; sonra ayrılığa düştüler. Eğer (azabın ertelenmesiyle ilgili olarak ezelde) Rabbinden bir söz geçmiş olmasaydı, ayrılığa düştükleri hususlarda aralarında derhal hüküm verilir (işleri bitirilir)di.

Hud Suresi 19. Ayet
Onlar (halkı) Allah yolundan alıkoyan ve onu eğri ve çelişkili göstermek isteyen kimselerdir. Hem de onlar ahireti inkâr edenlerin ta kendileridir.

Yusuf Suresi 19. Ayet
Bir kervan gelmiş sucularını suya göndermişlerdi. Sucu kovasını kuyuya salınca "Müjde! Müjde, İşte bir oğlan!" dedi. O'nu alıp bir ticaret malı olarak sakladılar. Oysa Allah, onların yaptıklarını biliyordu.

Rad Suresi 19. Ayet
Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, (onu bilemeyen) kör gibi olur mu? (Bunu) ancak akıl sahipleri anlar.

İbrahim Suresi 19. Ayet
Allah'ın gökleri ve yeri hak ve hikmete uygun olarak yarattığını görmedin mi? Dilerse sizi giderir ve yeni bir halk getirir.

Hicr Suresi 19. Ayet
Yeri de yaydık, ona sabit dağlar yerleştirdik ve orada ölçülü (bir biçimde) her şeyi bitirdik.

Nahl Suresi 19. Ayet
Allah gizlediğinizi de, açığa vurduğunuzu da bilir.

İsra Suresi 19. Ayet
Kim de mü'min olarak ahireti ister ve ona ulaşmak için gereği gibi çalışırsa, işte bunların çalışmalarının karşılığı verilir.

Kehf Suresi 19. Ayet
Böylece biz, birbirlerine sorsunlar diye onları uyandırdık. İçlerinden biri: "Ne kadar kaldınız"? dedi. (Bir kısmı) "Bir gün, ya da bir günden az", dediler. (Diğerleri de) şöyle dediler: "Ne kadar kaldığınızı Rabbiniz daha iyi bilir. Şimdi siz birinizi şu gümüş para ile kente gönderin de baksın; (şehir halkından) hangisinin yiyeceği daha temiz ve lezzetli ise ondan size bir rızık getirsin. Ayrıca, çok nazik davransın (da dikkat çekmesin) ve sizi hiçbir kimseye sakın sezdirmesin."

Meryem Suresi 19. Ayet
Cebrail, "Ben ancak Rabbinin elçisiyim. Sana tertemiz bir çocuk bağışlamak için gönderildim" dedi.

Ta Ha Suresi 19. Ayet
Allah, "Onu yere at ey Mûsâ!" dedi.

Enbiya Suresi 19. Ayet
Göklerde ve yerde kim varsa hep onundur. O'nun katındakiler ne ona ibadetten çekinir (ve büyüklenir) ne de yorgunluk (ve bıkkınlık) duyarlar.

Hac Suresi 19. Ayet
İşte iki hasım taraf ki, Rableri hakkında tartışmaya girmişlerdir. Bunlardan inkar edenler için ateşten giysiler biçilmiştir. Başlarının üstünden de kaynar su dökülür.

Müminun Suresi 19. Ayet
Onunla sizin için hurma bahçeleri ve üzüm bağları meydana getirdik. Bu bağ ve bahçelerde sizin için pek çok meyveler vardır ve siz onlardan yiyorsunuz.

Nur Suresi 19. Ayet
İnananlar arasında hayasızlığın yayılmasını arzu eden kimseler var ya; onlar için dünya ve ahirette elem dolu bir azap vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz.

Furkan Suresi 19. Ayet
(İlah edindikleriniz) söyledikleriniz konusunda sizi yalancı çıkardılar. Artık kendinizden azabı savmaya gücünüz yetmeyecek ve kendinize yardım da edemeyeceksiniz. Sizden kim de zulüm ve haksızlık ederse ona büyük bir azap tattırırız.

Şuara Suresi 19. Ayet
"(Böyle iken) sen o yaptığın işi yaptın (adam öldürdün). Sen nankörlerdensin."

Neml Suresi 19. Ayet
Süleyman, onun bu sözüne tebessüm ile gülerek dedi ki: "Ey Rabbim! Beni; bana ve ana-babama verdiğin nimetlere şükretmeye ve razı olacağın salih ameller işlemeye sevk et ve beni rahmetinle salih kullarının arasına kat!"

Kasas Suresi 19. Ayet
Mûsâ, ikisinin de düşmanı olan adamı yakalamak isteyince adam, "Ey Mûsâ! Dün birini öldürdüğün gibi, beni de öldürmek mi istiyorsun. Sen ancak yeryüzünde bir zorba olmak istiyorsun, arabuluculardan olmak istemiyorsun" dedi.

Ankebut Suresi 19. Ayet
Onlar, Allah'ın başlangıçta yaratmayı nasıl yaptığını, sonra onu nasıl tekrarladığını görmüyorlar mı? Şüphesiz bu Allah'a göre kolaydır.

Rum Suresi 19. Ayet
Allah, diriyi ölüden çıkarır, ölüyü de diriden çıkarır. Ölümünden sonra yeryüzünü diriltir. Siz de (mezarlarınızdan) işte böyle çıkarılacaksınız.

Lokman Suresi 19. Ayet
"Yürüyüşünde tabii ol. Sesini alçalt. Çünkü seslerin en çirkini herhalde eşeklerin sesidir!"

Secde Suresi 19. Ayet
İman edip salih amel işleyenlere gelince, onlar için, yapmakta olduklarına karşılık bir mükafat olarak Me'vâ cennetleri vardır.

Ahzab Suresi 18.ve 19. Ayet
Şüphesiz Allah içinizden, savaştan alıkoyanları ve kardeşlerine, "Bize gelin" diyenleri biliyor. Size katkıda cimri davranarak savaşa pek az gelirler. Korku geldiğinde ise, üzerine ölüm baygınlığı çökmüş kimse gibi gözleri dönerek sana baktıklarını görürsün. Korku gidince de ganimete karşı aşırı düşkünlük göstererek sizi keskin dillerle incitirler. İşte onlar iman etmediler. Allah da onların amellerini boşa çıkardı. Bu Allah'a kolaydır.

Sebe Suresi 19. Ayet
Onlar ise, "Ey Rabbimiz! Yolculuğumuzun konakları arasını uzaklaştır" dediler ve kendilerine zulmettiler. Biz de onları ibret kıssalarına çevirdik ve kendilerini darmadağın ettik. Şüphesiz ki bunda çok sabreden, çok şükreden herkes için ibretler vardır.

Fatır Suresi 19. Ayet
Kör ile gören bir olmaz.

Yasin Suresi 19. Ayet
Elçiler de, "Uğursuzluğunuz kendinizdendir. Size öğüt verildiği için mi (uğursuzluğa uğruyorsunuz?). Hayır, siz aşırı giden bir kavimsiniz" dediler.

Saffat Suresi 19. Ayet
O ancak şiddetli bir sesten ibarettir. Bir de bakarsın ki onlar (diriltilmiş hazır) beklemektedirler.

Sad Suresi 18. ve 19. Ayet
Kendisiyle birlikte tesbih etsinler diye biz, dağları ve toplanıp gelen kuşları Dâvûd'un emrine verdik. Onların her biri Allah'a yönelmişlerdi.

Zümer Suresi 19. Ayet
Hakkında azap sözü (hükmü) gerçekleşenler, hiç onlar gibi olur mu? Cehennemlikleri sen mi kurtaracaksın?

Mümin Suresi 19. Ayet
Allah, gözlerin hain bakışını ve kalplerin gizlediğini bilir.

Fussilet Suresi 19. Ayet
Allah'ın düşmanlarının, toplanıp yığın yığın cehenneme sevk edilecekleri günü hatırla!

Şura Suresi 19. Ayet
Allah kullarına çok lütufkârdır, dilediğini rızıklandırır. O, kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.

Zuhruf Suresi 19. Ayet
Onlar, Rahmân'ın kulları olan melekleri de dişi saydılar. Onların yaratılışına şahit mi oldular? Onların (yalan) şahitlikleri yazılacak ve sorgulanacaklardır.

Duhan Suresi 19. Ayet
"Allah'a karşı ululuk taslamayın. Çünkü ben size apaçık bir delil (mucize) getiriyorum."

Casiye Suresi 19. Ayet
Çünkü onlar, Allah'a karşı sana asla bir fayda sağlayamazlar. Şüphesiz zalimler birbirinin dostlarıdır. Allah ise kendisine karşı gelmekten sakınanların dostudur.

Ahkaf Suresi 19. Ayet
Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. (Bu da) Allah'ın onlara yaptıklarının karşılığını tastamam vermesi içindir. Aslâ kendilerine haksızlık yapılmaz.

Muhammed Suresi 19. Ayet
Bil ki Allah'tan başka hiçbir ilâh yoktur. Hem kendinin, hem de inanmış erkek ve kadınların günahlarının bağışlanmasını dile! Allah gezip dolaştığınız yeri de, içinde kalacağınız yeri de bilir.

Fetih Suresi 18. ve 19. Ayet
Şüphesiz Allah, ağaç altında sana bîat ederlerken inananlardan hoşnut olmuştur. Gönüllerinde olanı bilmiş, onlara huzur, güven duygusu vermiş ve onlara yakın bir fetih ve elde edecekleri birçok ganimetler nasip etmiştir. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Kaf Suresi 19. Ayet
Ölüm sarhoşluğu bir hakikat olarak insana gelir de ona, "İşte bu, senin öteden beri kaçıp durduğun şeydir" denir.

Zariyat Suresi 19. Ayet
Mallarında (yardım) isteyen ve (iffetinden dolayı isteyemeyip) mahrum olanlar için bir hak vardır.

Tur Suresi 19. ve 20. Ayet
Onlara, "Dünya'da yapmakta olduklarınızın karşılığında, sıra sıra dizilmiş koltuklara dayanarak afiyetle yiyin için" denir. Biz, onlara, iri gözlü güzel hurileri eş olarak vermişizdir.

Necm Suresi 19. ve 20. Ayet
Lât ve Uzza'ya ve diğer üçüncüsü Menat'a ne dersiniz?

Kamer Suresi 19. Ayet
Biz onların üstüne, uğursuzluğu sürekli bir günde gürültülü ve dondurucu bir rüzgar gönderdik.

Rahman Suresi 19. Ayet
(Suları acı ve tatlı olan) iki denizi salıvermiştir; birbirine kavuşuyorlar.

Vakıa Suresi 17.-18.-19. -20. ve 21. Ayet
Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar.

Hadıd Suresi 19. Ayet
Allah'a ve Peygamberlerine iman edenler var ya, işte onlar sıddîklar (sözü özü doğru kimseler) ve Allah katında şahitlerdir. Onların mükafatları ve nurları vardır. İnkar edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince; işte onlar cehennemliklerdir.

Mücadele Suresi 19. Ayet
Şeytan onları hakimiyeti altına alıp kendilerine Allah'ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, şeytanın tarafında olanlar ziyana uğrayanların ta kendileridir.

Haşr Suresi 19. Ayet
Allah'ı unutan ve bu yüzden Allah'ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. İşte onlar fasık kimselerin ta kendileridir.

Mülk Suresi 19. Ayet
Üstlerinde kanat çırparak uçan kuşlara bakmazlar mı? Onları (havada) ancak Rahmân tutuyor. Şüphesiz O her şeyi hakkıyla görendir.

Kalem Suresi 19. Ayet
Nihayet onlar uykuda iken Rabbinden bir afet (ateş) bahçeyi sardı.

Hakka Suresi 19. Ayet
İşte o vakit, kitabı kendisine sağından verilen kimse der ki: "Gelin, kitabımı okuyun!"

Mearic Suresi 19. Ayet
Şüphesiz insan çok hırslı ve sabırsız olarak yaratılmıştır.

Nuh Suresi 19. 20. Ayet
Allah yeryüzünü sizin için bir sergi yapmıştır ki, oradaki geniş yollarda yürüyesiniz.

Cin Suresi 19. Ayet
"Allah'ın kulu (Muhammed), O'na ibadet etmek için kalktığında cinler nerede ise (Kur'an'ı dinlemek için kalabalıktan) onun etrafında birbirlerine geçiyorlardı."

Müzzemmil Suresi 19. Ayet
Şüphesiz bunlar bir öğüttür. Kim dilerse Rabbine ulaştıran bir yol tutar.

Müddessir Suresi 19. Ayet
Kahrolası nasıl da ölçtü biçti!

Kıyame Suresi 19. Ayet
Sonra onu açıklamak da bize aittir.

İnsan Suresi 19. Ayet
Çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve güzellikte kalacak hizmetçiler dolaşır.

Mürselat Suresi 19. Ayet
O gün vay yalanlayanların haline!

Nebe Suresi 19. Ayet
Gök açılır ve kapı kapı olur.

Naziat Suresi 19. Ayet
Seni Rabbine ileteyim de ona karşı derinden saygı duyup korkasın!"

Abese Suresi 19. Ayet
Az bir sudan (meniden). Onu yarattı ve ona ölçülü bir şekil verdi.

Tekvir Suresi 19. -20. ve 21. Ayet
O (Kur'an), şüphesiz değerli, güçlü ve arşın sahibi katında itibarlı, orada (meleklerce) itaat edilen, güvenilir bir elçinin (Cebrail'in) getirdiği sözdür.

İnfitar Suresi 19. Ayet
O gün kimse kimseye hiçbir fayda sağlayamayacaktır. O gün buyruk, yalnız Allah'ındır.

Mutaffifın Suresi 19. Ayet
"İlliyyûn"un ne olduğunu sen ne bileceksin.

İnşikak Suresi 19. Ayet
Şüphesiz siz halden hale geçeceksiniz.

Büruc Suresi 19. Ayet
Hayır, inkar edenler, hâlâ yalanlamaktadırlar.

Ala Suresi 18. ve 19. Ayet
Şüphesiz bu hükümler ilk sayfalarda, İbrahim ve Mûsâ'nın sayfalarında da vardır.

Gaşiye Suresi 19. Ayet
Dağlara bakmıyorlar mı, nasıl dikilmişlerdir!

Fecr Suresi 19. Ayet
Haram helâl demeden mirası alabildiğine yiyorsunuz.

Beled Suresi 19. Ayet
Âyetlerimizi inkar edenler ise; kötülüğe batmış kimselerdir.

Leyl Suresi 19. ve 20. Ayet
O, hiç kimseye karşılık bekleyerek iyilik yapmaz.(Yaptığı iyiliği) Ancak yüce Rabbinin rızasını istediği için (yapar).

Alak Suresi 19. Ayet
Hayır! Sakın sen ona uyma; secde et ve Rabbine yaklaş.

Bazı 19. Ayetler kaynaklarda birlikte verildiklerinden dolayı, bizde aynı şekilde yayınladık.
Ayetlerin Türkçe anlamlarının kaynağı kuran.gen.tr adresidir.